Unity 6: Unity Yeni Özelliklerle Geliyor

Unity, Unity 6 olarak yazılımın gelecekteki sürümleri için adlandırma kurallarını değiştiriyor ve üretken yapay zeka araçlarına genel erişim sağlıyor.

Geçtiğimiz günlerde Amsterdam’da düzenlenen Unite 2023‘te Unity, oyun motoru yazılımının 2024’te kullanıma sunulacak bir sonraki sürümü olan Unity 6 versiyonuna ilişkin yeni ayrıntıları açıkladı. Bu sürümden itibaren Unity, yazılımın geliştirildiği yılı da listeleyen “LTS” (Uzun Süreli Destek) adlandırma biçiminden uzaklaşarak sayı tabanlı bir adlandırma kuralına geçiyor. Ayrıca Unity 3D Nedir ve Ne İçin Kullanılır? ile ilgili oluşturduğumuz yazımıza bakmayı unutmayın.

Unity 6, Unity Cloud’un ilk sürümü gibi bir dizi yazılım ve yaşam kalitesi güncellemesi içerecek. En önemlisi, Unity’nin iki büyük üretken yapay zeka aracının erken erişimini içerecek: Unity Muse ve Unity Sentis. Muse, geliştiricilerin “iş akışlarını kesintiye uğratmadan daha hızlı” varlıklar ve animasyonlar oluşturmalarına olanak tanıyan bir yapay zeka içerik oluşturma aracıdır. Unity Sentis ise geliştiricilerin sinir ağlarını “herhangi bir platformda” oyunlarına entegre etmelerini sağlayan bir çalışma zamanı çıkarım motorudur.

Geliştiriciler Unity 6’nın sunacağı avantajlarla yakından ilgileniyor olacaklar çünkü bu, yazılımın yüksek kazançlı geliştiricilerden oyuncuların “ilk etkileşimleri” ya da gelirlerinin bir yüzdesine (hangisi daha düşükse) dayalı bir ücret talep eden ilk sürümü olacak. Bu ücret programının yapısı, ilk kurulum temelli Çalışma Zamanı Ücretinin geliştirici topluluğu tarafından reddedilmesinin ardından ortaya konmuştu.

Unity Create başkanı Marc Whitten hem Runtime Fee’yi ortaya atan hem de Unity’nin bu uygulamayla ilgili özür dilemesinin kamuya açık yüzü olan platformlara yaptığı açıklamada, sayı tabanlı bir adlandırma sistemine geçişin, geliştiricilere tam olarak hangi Unity sürümünde çalıştıklarını ve yazılımın hangi sürümlerinin geliştiricilerin gelir ücretini ödemesini gerektireceğini bildirmeyi amaçladığını söyledi.

Bu, Unity’nin geliştiricilerden lansman sonrası gelir toplayacağı bir dünyaya attığı ilk adım ve uzun süredir erozyona uğrayan güveni geri kazanmak için bir fırsat gibi görünüyor.

Unity 6 Geçişinin Arkasında Yatan Sebep Nedir?

Whitten verdiği demeçte şirketin Unity 6 ile “Unity’nin şimdiye kadar var olan en iyi sürümü” yapmaya odaklandığını söyledi. Bu iddia kesinlikle test edilecek çünkü belirttiği gibi bu sürüm “kendisiyle ilişkili farklı bir iş modeline” sahip olacak. Unity LTS adlandırma kuralının bir süredir bazı iletişim zorluklarına neden olabileceğini gösteren ek yorumlar yapmıştı.

“Açıkçası yıllık adlandırma modelini hiç sevmedim, çünkü LTS’nin adlandırıldığı yıldan [farklı bir yılda] çıkması her zaman garip bir şeydi,” dedi. Yeni adlandırma sisteminin daha “tutarlı ve temiz” olması gerektiğini söyledi.

Unity’nin deneysel Tech Stream’inde çalışmaya alışkın olan geliştiriciler, önümüzdeki yıllarda da bu modelin bir türünün erişilebilir olmasını beklemelidir. Whitten, Unite Create yol haritası oturumunda bu süreçle ilgili bazı güncellemelerin açıklanabileceğini ima etti, ancak ayrıntıları paylaşmayı reddetti.

Whitten’ı Runtime Fee fiyaskosu sırasında geliştiricilerden gelen bir konu hakkında sıkıştırmak isteyen yayıncılar; bu konu, şirketin yazılımın en kararlı sürümü olacağına dair söz vermesine rağmen bazı geliştiricilerin Unity’nin LTS sürümlerinde kararlılık eksikliği yaşamaya başladıklarıydı. Endişe, Unity’nin LTS’nin durgunlaşmasına izin verecek kadar gerilmiş (ve daha yüksek kazançlı hizmetlere aşırı yatırım yapmış) olmasıydı.

Whitten bu soruya, şirketin Unity 6 ile kararlılığa ve performansa “büyük ölçüde odaklanacağını” ve daha önce olduğu gibi, ilerlerken bile Unity’nin eski LTS adlı sürümleri için hata düzeltmeleri yapmaya devam etmeyi planladığını söyleyerek yanıt verdi.

Whitten, Unity geliştiricileriyle yaptığı çeşitli görüşmelerde en sık aldığı özellik taleplerinin yineleme hızını, performansı ve kararlılığı artırmaya yönelik talepler olduğunu söyledi. “Bunun bizim için temel çekirdek olması gerektiğine inanıyorum; bu ölçütleri sürekli olarak daha iyi hale getiriyoruz.”

Unity 6 ile Gelen Üretken Yapay Zeka Bütünlüğü Bozabilir mi?

Son duyurularında içerik oluşturma için üretken yapay zeka kullanımını öne çıkarmaya çok hevesli olan Microsoft’un aksine Whitten, Unity Muse ve Unity Sentis için gördüğü kullanımlarda daha ayrıntılı kullanım durumlarını öne çıkarmayı tercih etti. Yılın başlarında (yapay zekanın oyun endüstrisi için bir “yıkım” olacağını ilan ettiğinde), geliştiricilerin oyunlarına hangi özellikleri koyduklarını bir sohbet robotuna söylemelerine olanak tanıyan Unity Muse ile doğal dil girdisini kullanmaları konusunda heyecanlı hissettiğini belirtmişti.

Burada, bu araçların Unity Texture gibi işlevlere nasıl entegre edildiği hakkında konuşmaya daha hevesliydi ve geliştiricilerin Muse’u “çok modlu” bir girdi olarak kullanarak bir doku karışımını hızlı bir şekilde nasıl çekebileceklerini, deneyebileceklerini, bir model üzerinde deneyebileceklerini ve Muse destekli kaydırıcıları kullanarak hızlı bir şekilde değiştirebileceklerini anlattı.

Üretken yapay zeka araçlarının veri sahipliği sorunları konusunda temkinli olan geliştiriciler, teorik olarak Muse ve Sentis’i kullanırken kendilerini güvende hissedebilirler. Whitten açıklamasında, “Modelleri oluşturan verilerin anlaşıldığından emin olmak için gerçek bir odaklanma var” dedi. “Texture bizim verilerimizi kullanıyor bunlar haklarına sahip olduğumuz verileridir ve bunun üzerine varyasyonlarla sentetik bir veri kümesi oluşturduk, böylece buradan yola çıkabilirsiniz.” diye belirtti.

Söz konusu varyasyonların, örneğin sizin yapay zeka tarafından oluşturulan dokularınızın başka bir geliştiricinin yapay zeka tarafından oluşturulan dokularıyla tamamen aynı görünmemesini sağlayacağı umuluyor.

Whitten, Sentis için bu yılın başlarında teknolojiye erken erişim sağlandığında aklına gelmediğini söylediği bazı heyecan verici kullanım durumlarını paylaştı. “Beni şaşırtan şey, insanların farklı sonuçlar elde etmek için çok sayıda küçük ve ısmarlama sinir ağı kullanması oldu” dedi. Verdiği iki örnek, bir sanal gerçeklik meditasyon uygulamasından ve Pong’un bir test sürümünden oldu.

VR meditasyon uygulamasında geliştirici, kullanıcının nefes alışını ölçmek ve meditasyon yapmasına daha iyi yardımcı olacak düzeltmeler sunmak için bir Sentis ve özel bir sinir ağı kullanarak Meta Quest başlığını “nefes sensörlü” bir başlığa dönüştürmeyi başardı.

Pong örneğinde, bir geliştiricinin oyunun tam ışın izleme ile nasıl görünebileceğine dair “bir milyon kare” oluşturmak için Blender’ı nasıl kullandığını ve ardından top ve raket konumlarına ilişkin verileri yakalayan ve daha sonra tamamen ışın izlemeli bir oyun görünümü veren kareler oluşturmak için sinir ağını kullanan oyunun bir versiyonunu nasıl yaptığını anlattı. “Bunun anlamı oyun nesnelerinin olmadığıdır” dedi. “Unity’de bunu inşa etmek için düşünebileceğiniz her şeyi, çalışma zamanında girdileri alan ve bu şeyi oluşturmak için bir sinir ağını [çalıştıran] bir sistemle değiştirdiler.”

Whitten’ın anlattığı kullanım örnekleri gerçekten ilginç, ancak tartışmaya hazırlandığı üretken yapay zeka konularını incelemeye değer. Geçtiğimiz yıl, bu teknolojinin yöneticileri ve destekçileri, teknolojinin geliştiricilerin yerini alabileceği ya da oyunlarda orijinal diyalog ve görevler üretebilecek tamamen duyarlı NPC’lerin yaratılmasına yol açabileceği konusunda övündüler.

Whitten, NPC’lerin “canlanmasına” yardımcı olabilecek büyük dil modellerine atıfta bulundu (ve The Elder Scrolls V: Skyrim gibi her NPC’nin “bireysel bir yapay zeka ajanı” olduğu bir oyun fikrini ortaya attı, ki bu açıkçası kulağa pek eğlenceli gelmiyor) ancak Unity Sentis ile geliştiricilere yönelik daha mütevazı açıklaması, daha çok mevcut araçların iyileştirilmesi ve yeni teknoloji olanaklarının geliştirilmesinin kullanımını keşfetmeye yönelik görünüyordu.

Sektör liderlerinin bu tür dil değişimleri, üretken yapay zeka teknolojisinin hangi yönlerinin oyun geliştirme dünyası için yararlı olacağını ve hangi unsurların sadece duman ve aynadan ibaret olacağını anlamak için kritik önem taşıyor.

Unity’nin Runtime Fee fiyaskosundan sonra oyun geliştiricileri arasında güveni yeniden inşa etme ihtiyacı, muhtemelen Unity 6 ile herhangi bir sonuçsuz üretken yapay zeka aracının geliştiriciler tarafından yeni uygulanan ücretler için değerli bir takas olarak karşılanmayacağı anlamına gelecektir.

Whitten, şirketin Unity geliştirici topluluğunu dinlemeye kararlı olduğunu söyleyerek sohbetini sonlandırdı; ancak söz konusu topluluğun Hyper Casual oyunlar yapanlardan PC’deki bağımsız oyunlara, üreticilere ve VR meditasyon uygulaması yapımcılarına kadar her türden geliştiriciyi içerdiğini belirtti. Hepsinin farklı ihtiyaçları var ve hepsi Unity 6 ile yeni güncellemelere çok farklı tepkiler verebilir.

Daha fazla oku:

• Yapay Zeka ile Oyun Geliştirme: Hızlı İlerleme ve Yaratıcılık
• Mobil Oyun Nasıl Yapılır: Başarılı Bir Rehber
• Yaratıcı Animasyonun Sırrı: En İyi Animasyon Film Teknikleri
• Video Oyunlarında Seviye Tasarımı: Giriş ve İpuçları